EY Bulut Teknolojisi Araştırması yayımlandı

Uluslararası alanda danışmanlık, kontrol, garanti, kurumsal finansman, strateji ve vergi hizmetleri sunan EY (Ernst & Young), Bulut Teknolojisi Araştırması’nı yayımladı. Araştırma; bulut teknolojisinin iş dünyasında dönüşümü nasıl hızlandırdığını, bulut tabanlı uygulamaların iş süreçlerini nasıl optimize ettiğini ve nasıl rekabet avantajı sağladığını ortaya koyuyor.

Uluslararası alanda danışmanlık, kontrol, garanti, kurumsal finansman, strateji, ve vergi hizmetleri sunan EY (Ernst & Young), bulut teknolojisinin iş dünyasındaki dönüşüm için kritik bir kıymete sahip olduğunu ortaya koyan Bulut Teknolojisi Araştırması’nı yayımladı. Araştırma; bulut teknolojisinin sunduğu fırsatlar, yapay zekâ entegrasyonu ve inovasyonun teşvik edilmesi üzere hususları ele alıyor.

EY araştırmasına nazaran, kuruluşların %65’i bulut teknolojisine  stratejik yatırımlar yapıyor olmasına karşın bu yatırımların yalnızca %32’si hedeflenen dönüşümü başarılı bir biçimde gerçekleştiriyor. Tıpkı vakitte iştirakçilerin %84’ü yapay zekânın benimsenmesinin buluta geçiş olmadan mümkün olamayacağını belirtirken,  %81’i bulut tabanlı uygulamalar sayesinde  yeni karbon azaltma stratejileri geliştirebildiklerini ve %41’i ise emisyonların daha faal bir biçimde izlendiğini tabir ediyor. Ayrıyeten, kuruluşların %35’i, bulut tabanlı uygulama geliştirmenin temel avantajı olarak inovasyonu tanımlıyor. 

Etkili bir dönüşüm için bulut stratejik bir zorunluluk

İş dünyasında bulut teknolojilerinin benimsenmesi süratle artarken EY Bulut Teknolojisi Araştırması, birçok işletmenin buluta geçişi şimdi bütünsel bir biçimde dönüşüm yahut iş modellerini geleceğe hazırlamak için bir fırsat olarak kullanmadığını ortaya koyuyor. Araştırma, süratle gelişen dünyada, kuruluşların bulut teknolojilerinin esnekliğinden ve yeniliklerinden tam manasıyla yararlanabilmesinin, klasik ve çevik olmayan operasyonel modeller nedeniyle hudutlu kaldığını gösteriyor. Bu durum, iş operasyonlarının esaslı bir dönüşüme tabi tutulması gerektiğini vurguluyor. Gerçek bir dönüşümün, sırf bulut tabanlı tahlillere geçilerek mümkün olabileceği ve bu geçişin lakin uygun araçlar, değişen bakış açısı ve gerekli maharet yetkinliklerinin entegrasyonu ile gerçekleşebileceğinin altı çiziliyor. Bu adımlar, kuruluşların bulut teknolojisinin sunduğu potansiyeli bütünüyle kıymetlendirerek daha rekabetçi ve yenilikçi olmalarını sağlıyor. 

Yöneticiler, iş dönüşümü için şimdi buluta geçişten gereğince yararlanmıyor

Şirketlerin %74’ü bulutta kısmen çalışmaya devam ederken, sırf %26’sı büsbütün bulut ortamında çalışıyor. Bununla birlikte, buluta geçiş ekseriyetle geçişte yaşanılan problemler nedeniyle engelleniyor; şirketlerin %36’sı prensipte bulutun iş modeli değişikliğini yönlendirmek için faydalı olacağını kabul ediyor, lakin pratikte geçişleri düzgün bir formda uygulamakta zorlanıyor. 

Gelecekte çoklu bulut ortamlarında açık bilgiler kullanılabilecek

Açık data standartları ve araçlarının benimsenmesiyle, gelecekte çoklu bulut ortamlarında daha fazla data yer alacağı öngörülüyor. Bu durum, işletmelerin bilgilerini, yapay zekâ analitiği ve karar alma süreçlerinde gerçek vakitli stratejik bir yaklaşım olarak kullanmalarına imkan tanıyor. Ayrıyeten, bulut tabanlı hizmet içerikleri oluşturmak için epeyce derin teknik uzmanlık gerektiren alanlarda şirketlerin iş paydaşlığı arayışlarının ve hasebiyle ekosistemlerin daha fazla ehemmiyet kazanması bekleniyor.

EY, bulut teknolojisini kurumsal dönüşüm için kullanmak isteyen kuruluşlara bir dizi teklif sunuyor. Öncelikle, kuruluşların, bulut odaklı iş modeli dönüşümünü tertip genelinde kavramaları ve bulut dönüşümünü yalnızca bilgi teknolojileri idaresi tarafından yönlendirilen bir teşebbüs olmaktan çıkarmaları gerekiyor. Kuruluşlar, bilhassa kendilerine birçok açıdan avantaj sağlayacak üretken yapay zekâ (GenAI) entegrasyonuna katkı sağlayan tüm data yapılarını göz önünde bulundurmalı ve âlâ tasarlanmış bir bulut platformu oluşturulmalıdır. Ek olarak, insan merkezli bir yaklaşımla, kuruluşların bulut teknolojilerinden tam manasıyla yararlanabilmeleri için çalışanlarının yetkinliklerini geliştirmesi ve yeni maharetler kazanması gerekiyor.

EY Türkiye Teknoloji Danışmanlığı Lideri ve Şirket Ortağı Berna Yıldız, araştırmayla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: 

“Bulut teknolojileri, iş dünyasında dönüşüm için kritik bir öge haline geldi. Hakikat strateji ile bulut, kuruluşların işlerini yeni alanlara yönlendirmelerine, operasyonlarını tekrar şekillendirmelerine, yeni ve çevik iş modellerini benimsemelerine imkan tanıyarak, üretken yapay zekâ (GenAI) çağında rekabet avantajı sağlıyor. Fakat, birçok şirket şimdi bulutun sunduğu bu potansiyeli tam manasıyla değerlendirebilmiş değil. EY olarak yaptığımız araştırmada, kuruluşların yalnızca teknik zorluklarla değil, birebir vakitte stratejik ve organizasyonel pürüzlerle de uğraş ettiğini görüyoruz. Bu noktada, işletmelerin bulutu yalnızca bir IT projesi olarak değil, iş dönüşümünün merkezi bir ögesi olarak görmeleri gerektiğini vurgulamak epeyce kıymetli. Bilhassa yapay zekâ ve makine tahsili üzere ileri teknolojilerin entegrasyonu bulut teknolojileriyle birlikte, işletmelerin karar alma süreçlerinde ve müşteri tecrübelerinde büyük dönüşümler sağlayabilir.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı