Konya Büyükşehir Kudüs Çalışma Grubu’ndan “Bir Filistin Var” Konulu Söyleşi

Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde istekli üniversite öğrencilerinin kurduğu Kudüs Çalışma Grubu’nun İsrail’in Gazze’ye yönelik gerçekleştirdiği katliamların anlatıldığı programları sürüyor. Son olarak Büyükşehir Belediyesi Taş Bina Kültür Sanat’ta düzenlenen “Bir Filistin Var” bahisli söyleşi basın ve medya gözüyle masaya yatırıldı. 

Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Kudüs Çalışma Kümesi tarafından “Bir Filistin Var” bahisli söyleşi düzenlendi.

Büyükşehir Belediyesi Taş Bina Kültür ve Sanat’ta gerçekleştirilen söyleşide; gazeteci-yazar Nuriye Çakmak Çelik “İsrail Medyası Manipülasyonlar ve Algı Çabaları”, muhabir Mücahit Aydemir “Aksa Tufanından Bu Yana Bati Şeria ve Kudüs’te Yaşananlar”, direktör Tülay Gökçimen ise “Küresel İntifada Hareketi ve Memleketler arası Tepkiler” başlıklarını ele aldı.

“DÜNYA’DA BİR GAZZE HAREKETLİLİĞİ VAR”

Filistin’e verilen dayanaklarla güneşin adeta batıdan doğduğunu lisana getiren Gökçimen, “Avusturya, İsveç ve Almanya üzere farklı ülkeler yasak olmasına karşın Filistin’e takviye olmaya devam ediyorlar. Artık 7 Ekim’den sonra dünyanın eskisi üzere bir yer olmadığını görüyoruz. İnanıyoruz, beşerler bir şeyler yapmak için kıvranıyor. Zira karşımızdaki vahşetin derecesi çok büyük. Dünyada bir Gazze hareketliliği var. Allah hepsine hidayet versin. İsrail’in o yırtıcı akınlarını, o sınırsız vahşetini gördükleri için dünya bir soykırım gerçeğiyle karşı karşıya” dedi.

“BATI MEDYASINDA YAPILAN ŞEY SOYKIRIM ORTAKLIĞIDIR”

Gazeteci-Yazar Nuriye Çakmak Çelik, “İsrail Medyası Manipülasyonlar ve Algı Çabaları” başlığında yaptığı konuşmada milletlerarası basın kuruluşlarının İsrail’e olan bakış açısını anlatarak şunları aktardı:

“Uluslararası medya kuruluşları açısından Gazze’de ortaya çıkan portrenin vahim bir canavar olduğunu söyleyebilirim. Zira şu anda yapılan şey gazetecilik değildir, soykırım iştirakidir. Son datalara nazaran şu anda Gazze’de 106 tane gazeteci, birden fazla üzerinde yelek varken ve misyon başındayken maksat gözetilerek öldürüldü. Rastgele bir rapor, bir kınama, bir yaptırım görmedim. Türkiye’yi her türlü yaptırıma maruz bıraktılar, kelamda gazetecilerin tutuklanma sürecinde ancak İsrail’e rastgele bir yaptırım görmedim gazeteciler üzerinden. Tam bir utanç tablosu.”  Çakmak, batı medyasının delil ve kanıt olmadan yaptığı haberlerle İsrail’in savaş cürmüne ortak olduğunu da kelamlarına ekledi.

“FİLİSTİN DİRENİŞİ AÇISINDAN İSRAİL BÜYÜK BİR ŞOK YAŞADI”

Muhabir Mücahit Aydemir ise, “Aksa Tufanından Bu Yana Bati Şeria ve Kudüs’te Yaşananlar” başlığında konuştu. Yaklaşık 2 yıldır Kudüs’te misyon yaptığını anlatan Aydemir, şunları kaydetti:

“Yaklaşık 90 gündür Filistin’de yaşananlarla yatıp kalkıyoruz. 7 Ekim’den sonra yaşananlara ‘Aksa Tufanı’ denildi. Zira tüm Filistin coğrafyasında yaşanan zulümlerin başlangıcı olarak baktığımızda bir sefer Mescidi-i Aksa’daki statükonun ihlali hiç bu kadar ileri gitmemişti. Biz esasen bir olay bekliyorduk. Zira Batı Şeria’da her gün baskınlar oluyor, Mescid-i Aksa’da her gün fanatik Musevilerin baskınları oluyor. Gözaltılar, tutuklamalar başta olmak üzere birçok olay yaşanıyordu. Daima bir tansiyon vardı. Evvelki yıllara oranla çok daha üst seviyedeydi. 7 Ekim’den sonra Filistin direnişi açısından İsrail, büyük bir şok yaşadı. İsrail hükümeti aşikâr etmemeye çalışsa da fevkalâde ayrılıklar var. Ordu, istihbarat ve Netanyahu hükümeti açısından.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı